sonraki »

[yavuzg]

Selamlar arkadaşlar,

Siteyi yakından takip edenler geçen hafta @frostemo'nun @LW3D aracılığıyla duyurduğu takas ilanını görmüşlerdir.

İşin takas vs kısmını o konu başlığı altında yazmıştım. Bu yazımda kabini eve getirdikten sonraki yaptığım çalışmaları paylaşmak istedim.

Önce isterseniz nedir bu Nintendo Super System (NSS) onu anlatyım kısaca. Nintendo firması 80'lerde arcade salonları için özel sistemlerde oyunlar üretmiştir. Bunlardan belki en ünlüsü meşhur Donkey Kong serisidir. Ancak 80'lerin ortalarında ve 90'larda ev konsollarının yaygınlaşmaya başlaması ile diğer firmaların yaptığı gibi arcade sistemlerinin maliyetlerini azaltmak adına o dönemin ev konsollarının teknolojilerini kullanan arcade sistemleri üretmeye yönelmiştir.

Bunlardan en bilinenleri 80'lerde Nintendo Entertainment System (NES) tabanlı Playchoice 10 sistemi ve 90'larda da Super Nintendo Entertainment System (SNES) tabanlı "Nintendo Super System" kabinidir.

Bu sistemlerde uygulanan çözüm elbette ki bir arcade kabinin içine ev konsolunu fırlatıp atmak şeklinde değil. Sistem ev konsolunun teknolojisine dayanmakla birlikte tamamen farklı bir arcade devre kartı (PCB) üzerine takılan özel oyun kartuşları şeklinde geliştirilmiştir. Bu sistemde genelde oyunların yazılım kodu ev konsolu versiyonundan çok da farklı olmamakla birlikte sistemin diğer bileşenleri oyunların jeton atıldıktan sonra seçilmesi, süre tutulması, seçilen oyunla ilgili çeşitli açıklamaların görüntülenmesi vs içeren bir menü sistemini yönetmektedir.

Ayrıca kartuşlar ev konsolu versiyonundan farklı üretilmiştir ki operatörler (atarici) çok daha ucuz olan ev kosolu kartuşunu alıp sisteme rahatça takmasın diye

Playchoice 10 sisteminde 10 adet oyun kartuşu takılabilirken NSS sisteminde sadece 3 adet kartuş takılabilecek slot mevcuttur.

NSS sistemi arcade döneminin eski hızını kaybetmeye başladığı 90'lı yıllarda piyasaya sürdüğü ve çok da başarı kazanmadığı için az adette ürettiği yurt dışında bile oldukça nadir olarak nitelendirilen bir arcade sistemidir.

Eveeet, bu kadar ön bilgiden sonra maceramız başlasın

@frostemo ile kabinlerimizi takasladıktan sonra kabini arabaya 5-6 kişinin yardımı ile yükledik. 1.90 m yüksekliğinde ve 178 Kg ağırlığındaki bu kabin önce sığmayacağını düşündüğüm Citoen C4 Grand Picasso arabama milimetrik olarak da olsa sığdı







... ve 6 saatlik dönüş yoluna kabinin marquee'sinin ucu sırtımı dürterek bu şekilde koyuldum

Sabah 8:30'da çıktığım yol maceram başladığı yerde, yani evimin garajında 23:45 sularında son buldu. İnce mühendislik hesaplarıyla 178Kg'lık kabini arabadan tek başıma indirmeyi becerdim. Sonunda NSS kabini hayatının geri kalanını rahatça yaşayabileceği yuvasına geldi

[byeni]

Yavuz yeni macera-roman-tamir dolu yeni konuyu heyecanla izlemeye başlıyacağız ama maalesef resimler gözükmüyor.

[yavuzg]

Eveeet, kabini zar zor da olsa garaja indirdik. Şimdi kabini inceleme zamanı. Kabini almadan önce zaten belli sorunları olduğunu biliyordum. Gerek bu sorunları halletmek gerekse de kabinin temizliğini yapmak adına garajda biraz zaman geçirmesi gerekiyordu, intibak süreci diyelim



Şunu belirteyim ki yaşı itibariyle böyle nadir bir arcade kabinin hele ki Türkiye'de ortaya çıkması üstelik de bu kondüsyonda olması oldukça şaşırtıcı.Tamam belli yerlerinde vurukları çatlakları var ama genel olarak Türkiye'de böyle bir kabinin çoktan odun olmasını beklersiniz. Enteresan bir hayat hikayesi olduğu kesin... Yazıkki kabinin tarihçesine yönelik bulgularımız İstanbul'da bir yalının deposundan (çamaşırhanesinden ya da) çıktığı, o kadar.

Neyse, devam ediyorum kabini incelemeye...

[yavuzg]

Yavuz yeni macera-roman-tamir dolu yeni konuyu heyecanla izlemeye başlıyacağız ama maalesef resimler gözükmüyor.

Hmmm... İlginç. Fotoğrafları artık kendi hosting hesabımda yayınlıyorum. Gerek "incognito" olarak gittiğimde gerekse de proxy üzerinden sayfayı ve resimleri görüyorum ben.

Başka göremeyen var mı resimleri?

[several]

türkiye için çok nadir bir ürün ve işini bilen birinin elinde olduğunu görmek çok sevindirici

fotoğrafları ben de görüyorum bu arada. bir sıkıntı yok.

edit: hem türkiye isp'sinde hem de hollanda üzerinden

[yavuzg]

Kabini fişe takıp çalıştırıyorum...

Sistemde 3 adet kartuş var. Bunlar;

1) Super Mario World
2) F-Zero
3) Super Tennis

Sistem açılıyor



... ve sonrasında bizi bir menü karşılıyor. Bu menüde sistemde hangi oyunlar olduğu gçsteriliyor. Gerçi kabinin ön tarafında oyunların "mini marquee" leri olan ayrı bir pence alanı var ama...



... ve sistem demo modunda tüm oyunları tek tek sırayla başlatıyor.







Ne yazıkki oyunlardan sadece Super Tennis tam anlamıyla çalışır gibi. Diğer oyunlar, yani Super Mario World ve F-Zero açılıyor ancak karman çorman grafiklerle. Jeton atıp seçip oynamaya çalışırsanız sistem ya resetleniyor ya da siyah bir ekran oluyor. Bu sorunu da @frostemo söylemişti zaten, yani sürpriz değildi benim için...

[yavuzg]

türkiye için çok nadir bir ürün ve işini bilen birinin elinde olduğunu görmek çok sevindirici

fotoğrafları ben de görüyorum bu arada. bir sıkıntı yok.

edit: hem türkiye isp'sinde hem de hollanda üzerinden

Evet kesinlikle şaşırtıcı bir durum Türkiye'de böyle bir kabinin ortaya çıkması.

Fotoğrafların doğrulaması için de çok teşekkürler @several, bundan sonra fotolara dair bir sorun yaşamayacağımı düşünüyorum (umarım)...

[byeni]

Yavuz şimdi Google Chrome'da resimleri görüyorum ama IE da göremiyorum neden anlayamadım.

[yavuzg]

Yavuz şimdi Google Chrome'da resimleri görüyorum ama IE da göremiyorum neden anlayamadım.

Onu bilemeyeceğim. Standart godaddy'de standart bir hosting hesabı açtım kendime. Baya da oldu (yani DNS vs sorunu olmamalı). Bu yazı vesilesiyle hesabı kullanmaya başladım.

Dolayısıyla belki bi CTRL + F5 yaparsan gelir. Hosting daha yeni yeni trafik görmeye başladıysa belki anca adapte oluyordur

[evreno]

Üstad kolay gelsin
Valla kabin şaşırtıcı derece temiz ve güzel
Nazar değmesin, artık emin ellerde
Telefon da Chrome ile resimler sorunsuz görünüyor

[yavuzg]

İşin elektronik kısmını incelemeyi sonraya bırakarak önce kabinin genel temizliğine başlıyorum.



Ilık su ve Aspirin (benim hatun önerdi, yeni tanıştığım bir tür deterjan, ilaç değil )

Kabinin her ne kadar kondüsyonu iyi durumda olsa da yılların tozu ve pisliği yine de var. Ancak belirtmeliyim ki bu kabin bir atari salonunda hiç bulunmamış. Tamam, sildiğimde su simsiyah çıkıyor da, atari salonundan çıkan kabinlerin "bir başka tür" oluyor pisliği kokusu gayet iyi biliyorum onu ve bu kabinde o tarz bir pislik yok...

1 saatliktik temizlikten sonra kabin pırıl pırıl ortaya çıkmaya başlıyor...

[yavuzg]

Sıra geldi gamepad'lerin temizliğine...

Bu konuya ekstra özen gösteririm her zaman. Ev ortamında özellikle kızım, eşim söz konusu olduğundan gamepad'lerin hijyenik olması gerekiyor.

Hijyen bir tarafa bu gamepad'lerin özellikle D-pad kısmı öyle bir yapışmış ki hareket etmiyor bir süre. Sonra iyice bastırınce "çaat" diye bir ses duyuluyor ve çok "yapış yapış" hareket ediyorlar. Kesinlikle sökülüp temizlenmeleri gerekli...

Bu arada hayatımda gördüğüm dokunduğum en büyük gamepad'ler bunlar SNES gamepad'lerinin "sanayi tipi" ile tanışın





Önce jeton kapısından elimizi uzatıp kontrol panelin kilitlerini açıyoruz. Sonra gamepad'leri kontrol panele sabitleyen vidaları söküyorum...



Gamepad'lerin 4 vidasını söktükten sonra soketlerini de çıkartarak kabinden ayırıyorum ve çalışma odamın yolunu tutuyorum.



Çalışma masamda gamepad'lerin vidalarını söküp içini açıyorum...



... ve D-pad'leri kasan o yapış yapış şeyleri temizliyorum. İşin açıkçası ne olduğunu anlayamadım. İnsan pisliğimidir yoksa o kısma koyulmuş bir "tozluk" görevi yapan ince plastik bir parçanın zamanla deformasyona uğrayıp hamurlaşmasımıdır bilemedim...



Neyse baya bi uğraş vererek ve bolca IPA (Isopropil Alkol), kağıt havlu ve kulak pamuğu kullanarak pisliklerden kurtuluyorum.



Son olarak her iki gamepad'i de kompresör ile iyice temizledikten ve IPA ile dezenfekte ettikten sonra kapatıp yerlerine geri monte ediyorum.

[yavuzg]

Üstad kolay gelsin
Valla kabin şaşırtıcı derece temiz ve güzel
Nazar değmesin, artık emin ellerde
Telefon da Chrome ile resimler sorunsuz görünüyor

Evet abi kabin inanılmaz kondüsyonda. Yine de faal hale gelebilmesi için beni illa ki uğraştıracak. Gerçi tamirat vs olmasa da işin zevki olmaz

[yavuzg]

Genel temizlik tamam, gamepad'ler tamam... Şimdi sıra şu yanmayan lambalara geldi...

Kabinin ne ana büyük marquee ışıkları ne de oyunların mini marquee'lerinin ışıkları yanmıyor.

Önce mini marquee alanından başlıyorum işleme.  İnternetten bulduğum kullanım kılavuzunu inceleyerek bu alana nasıl erişilebileceğini öğreniyorum.

Böyle elinizi uzatıp erişebileceğiniz mandalları var...



Mandalları açınca mini marquee alanı ortaya çıkıyor.



Tek bir floresan lamba takılıyormuş (lamba yok). Kullanım kılavuzuna göre 15W 45cm'lik floresan ampul takılması gerektiği yazıyor.

Dikkatlice mini marquee'leri çıkartıp güvenli bir yere koyuyorum ve bunların iliştirildiği plexyglass paneli temizliyorum önce.



Sonra Bauhausa gidip T8 boyutlu konnektörü olan 45cm'lik floresan lamba arıyorum ancak nafile. Günümüzde pek popüler olmayan bir boy anlaşılan. Keşke Konya sokağa gitseydim diye kendime kızarak eve dönüyorum zira geç olmaya başladı. Eve dönerken son bir şans bir de bizim oradaki elektrikçiye sorayım diyorum. Mucizevi şekilde elektrikçide bu tip ampüllerden bir miktar varmış sevinerek 2 adet alıp eve dönüyorum...

Paşa paşa ampülün tekini yerine takıyorum. Ampül 15W'lık olmasına rağmen bir anda garaja  neredeyse güneş doğmuşçasına aydınlatmaya başlıyor 

Bir kaç saniye içinde "plink plink" ederken konnektör uçları siyahlaşmaya başlıyor ve "pat" diye bir ses... Ampül bir anda sönüyor...

Ulan diyorum, elektrikçiye de söylenerek, kimbilir ne zamandır duruyordu bu ampüller, muhtemel eski stok ömrü bitmiştir diyorum ve starter'i değiştirip diğer ampülü takıyorum kendimden emin bir şekilde...

"Pat" diye o da ölüyor 



Ulan diyorum kendi kendime... Acaba balastta mı bir problem var?

Floresan aksamın monte edildiği ahşap paneli de söküyorum, muhtemel balast bunun arkasındadır diye. Doğru da tahmin etmişim. Balastı inceliyorum, herhangi bir yanık vs gibi fiziksel bir sorun yok. Ancaaaak... Gözüm üzeride yazan yazıya ilişiyor...



120 V 60Hz

Has**** ! 

Bu kabinin arkasında "Made in USA" yazıyor. Şimdi bu kabin zamanında ya "Türkiye'leştirilmiş" (zira kabini 220V'a bağladım) ya da güç kaynağı 110/220V olduğundan bu haliyle çalışıyordu...

Dolayısıyla ballastlar 120V kalmış. Emin olmak için ballasta gelen güç kablosundaki voltajı ölçüyorum...



Evet. 220V veriyoruz 120V'luk balasta  Ampülün yüzümüze patlamadığına şükür

Hadiii acaba elektrikçi amca dükkanı kapatmışmıdır diyerek atlıyorum arabaya elektrikçiye gidiyorum. Bereket dükkan hala açık. 2 adet ampül ve 2 adet de balast alıyorum.

Ballastı değiştiriyorum...



... yeni ampülü takıyorum, veriyorum power'ı



Ohh beee! Sonunda 

[Cengiz Demir]

Üstad, hayirli olsun nadir yeni kabinin
178 kiloyu tek başına nasil indirip taşıdın?
Benim kafam oraya takıldı